3 Nisan 2015 Cuma

Being Invisible with Rexona!

Eğri oturup doğru konuşalım... Deodorant hepimizin vazgeçilmezi. Deodorant icat edilmeden önce insanlar ne yapıyormuş merak ediyorum cidden, hayat kesinlikle daha zormuş :) Ben kışın stick şeklinde olan, yazın ise sprey şeklinde olan deodorantlarım olmadan yaşayamam. Şimdiye kadar birçok marka da denedim. Kimi koltuk altımda kuruluk yaptı, derim pul pul döküldü, kimi hiç etki etmedi, kimi ise giysilerimi mahvetti.
Siyah giysilerimin koltuk altlarının rengi deodorantın içindeki kimyasallar sebebiyle beyaza döndü. Beyaz tişörtlerim, gömleklerim ise hep sarardı. İşin kötü yanı yıkayınca da düzelmedi. Birçok sevdiğim giysiyi bu şekilde çöp etmişken invisible black/white deodorantlar girdi hayatımıza ve sonunda kocaman bir "Oh be!" diyebildik. Rexona'nın Invisible serisi de bu alanda hem kadına hem erkeğe yöenelik çeşitleri ve güzel kokusuyla piyasaya iddialı bir giriş yaptı.
Rakipleri yok mu? Evet var. Ama bunun için de Rexona'nın stratejisi var. Eğer perakende sektöründen biraz anlıyorsanız görsel koordinasyonun satışa olan etkisini bilirsiniz. Ben daha önce Inditex'te mağaza müdürlüğü yaptığım için bu alanda oldukça deneyimliyim. Satmayan bir ürünü, müşterinin göz hizasına yerleştirdiğiniz anda o ürünün satılma ihtimalini beşe katlarsınız. Rexona da bunu bildiği için bu tarz kozmetik ve hijyenik ürün satan mağazalarda kendisini görsel algımızın en güçlü olduğu noktalara yerleştirmeyi hedeflemiş.
Rakipleri ortadan kaldırmak ve satışları artırmak için daha iyi bir aksiyon düşünemiyorum! Rexona bu alanda daha üstün bir ürünle girmiş ve piyasaya beyaz kıyafetlerde sarı lekelere karşı daha etkili bir deodorant çıkarmış. Bence güzel kokusu ve tasarımıyla ekstra tercih sebebi olabilir.
Ben açıkçası satış stratejilerini takdir ettim ve sırf bunun için bile Rexona kullanmaya devam edebilirim. Siz de kesinlikle bir şans verip denemelisiniz... ;)
Bu içerik http://lunaparkqueen.blogspot.com.tr/ tarafından hazırlanmıştır.
Bir boomads advertorial içeriğidir.

2 Nisan 2015 Perşembe

Bu Bir İnstagram Çekilişi Duyurusudur

Merhabalar,
Sevgili arkadaşım Kelebek Etkisi ile yine ortak bir çekiliş düzenledik ama bu sefer instagram hesaplarımızda.




Otacı sponsorluğunda düzenlediğimiz çekilişimizin şartlarını öğrenmek ve katılmak için instagram hesaplarımızı ziyaret edebilirsiniz.
Bu güzel seti kazanmak isteyen herkesi çekilişimize bekliyoruz :))


Çekiliş için son gün 8 Nisan, haydi acele edin :))

30 Mart 2015 Pazartesi

Raen Bitkisel Gül Losyonu

Merhabalar,
Blogu yine aksatmaya başladım farkındayım. Yeni haftaya yeni ürünle başlayarak ihmal ettiğim bloguma hızlı bir dönüş yapayım bugün.
Bugün sizlere piyasa çıkmadan deneme şansına sahip olduğum bir üründen bahsedeceğim. Raen Bitkisel Gül Losyonu. Ama önce size biraz Raen'i anlatmak istiyorum.

Buralı Olmayanlar Lokali-Raen

23 Mart 2015 Pazartesi

Blogum 2 Yaşında





Tam iki yıl önce bugün öyle acemi bir yazıyla başlamışım ki blog yazmaya, şu an kendim bile gülüyorum :)) İlk yazılarımda çekingenliğim ürkekliğim de o kadar belli ki.
Bu iki yılda, bazılarının dediği gibi, pro !! blogger olmadım tabii ki ama acemiliğim ve çekingenliğim gitti. Ve en önemlisi iyi ki blog açmışım dememe sebep dostlarım oldu. Kimiyle henüz yüz yüze bile gelemedim ama bir telefonun ucunda bile olsalar ihtiyacım olduğunda koşacaklarını bilmek bile güzel benim için.
İyi doğmuş Buralı Olmayan...



19 Mart 2015 Perşembe

Balmozon Cilt Bakım Serumu




Geçmişi 10 bin yıl öncesine dayanan, birçok mitolojik efsanelerin kaynağı olan zeytin ve yine tarihte sıvı altın olarak adlandırılan zeytinyağının faydaları bilinmekte ve bir de ozonlanınca ozonlanmış zeytinyağının faydaları saymakla bitmiyor. 

Balmozon, saf oksijenden oluşan ozon gazının belirli bir zaman süresince zeytinyağı içinden kabarcıklar halinde geçirilmesi ile elde edilir. 

Ozon gazı, yağ içinden geçerken yağ asitleri ile etkileşerek peroksit olarak adlandırılan yapılar ortaya çıkar. Sıcak ortamda peroksitler bozunuma uğrayacağından soğuk ortamda bekletmek kullanma ömrünü oldukça uzatacaktır. 

Peroksitlerden zengin Balmozon, deriye sürüldüğünde, peroksitlerden oksijen salınır. Derinin oksijenasyonunu ve kapiller kan dolaşımını arttırarak deri yaşlanmasını önleyici etkisi oluşur.
Balmozonun içeriğindeki ozonid ve peroksidler onun virus, bakteri ve mantarlara karşı güçlü öldürücü özellik göstermesinden dolayı, enfeksiyon hastalıklarında, iyileşmeyen yaralarda kullanılmaktadır. Ayrıca tamir edici özelliğinden dolayı, sedef, sebore, vitiligo, lichen, ürtiker, stria, iyileşmekte olan yaralarda iz bırakmamak adına, keloid, çatlaklarda ve bunun gibi durumlarda yan etki oluşturmadan kullanılır. 

Balmozon, kimyasal maddeler, paraben, sentetik petrol ürünleri, alkol, esans, vazelin ve parafin içermez. 

 BALMOZON’UN KULLANIM ALANLARI 

Cilt Kırışıklıklarında: Balmozon, içeriğindeki yoğun oksijen ile hücre oksijenlenmesini arttırır. Onarım ve yenilenmeye ortam hazırlar. Cilde canlılık ve parlaklık sağlar. 

Akne ve Cilt Lekelerinde: Bütün gece kalacak şekilde lezyonların üstünde sürülür. 

Cilt Enfeksiyonları: Enfekte bölgeye günde 2-3 kez ve bütün gece kalacak şekilde kompres yapılır.

Pişiklerde: Pişik bölgesi temizlendikten sonra sürülen Balmozon, hem pişiğe bağlı acıyı azaltıp tedavi ederken aynı zamanda pişik üzerine yerleşecek mantarları da önlemiş olur. 

İyileşmeyen Yaralarda ve Yatak Yaralarında: Günde 2 kez ve bütün gece kalacak şekilde Balmozon uygulaması hem mikropları temizlerken hem de yarayı iyileştirici özelliği ile yara, iz bırakmadan kısa zamanda kapanır. 

Ağız İçi Aft ve Yaralarda: Ağız içindeki lezyonlara günde 3-4 kere Balmozon sıkılarak bekletilir.

Böcek Sokmalarında: Böcek tarafından ısırılan bölgeye Balmozon sürerek mini masaj yapılır.

Diş Eti Kanamalarında: Diş fırçasına Balmozon damlatılarak, günde 2 - 3 kez olmak üzere 2 hafta boyunca fırçalanır. Diş etindeki ağrı ve kanama kaybolurken, kanamanın tekrarı önlenmiş olur. 

Diş Beyazlatmada: Günde bir kez Balmozon ile fırçalanan dişlerde, bakteri plağı azalır, ağız kokusu kaybolur ve ağız yoluyla vücuda giren oksijen mikropları öldürmeye yardımcı olur. 

Selülitde: Günde 1 kez olmak üzere selülitli bölgeye Balmozon sürülerek yapılan masaj, bölgenin oksijenlenmesini ve kan dolaşımını arttırır, ve böylece selülit oluşumunda farkedilir bir gerileme görülür. 

Saç Dökülmesinde: Haftada 2 kez saç diplerine mini masaj yoluyla yedirilen Balmozon, enfeksiyonu giderir, kepeklenmeyi azaltır, saçları besleyerek canlılık verir. Balmozon’un minimum 1-2 saat saç üzerinde durması gerekmektedir. 

Spor Yaralanmalarında: Yaralanmış bölgeye veya zorlamadan etkilenmiş kas grubuna mini masaj yolu ile sürülen Balmozon, iyileşme sürecini oldukça hızlandırır. Sporculara Balmozon ile yapılan masajlar, performans arttırıcı özelliğe sahiptir. 

Gribal Enfeksiyonlarda: Şikayetler başlar başlamaz burun ve boğaza sürülen Balmozon, virüslerin çoğalmasını azaltır ve oluşan ödemi azaltarak enfeksiyonun şiddetini en düşük seviyeye indirir. Ayrıca, burun tıkanıklıklarında buruna sürülen Balmozon, kuvvetli bir burun açma özelliğine sahiptir.

Genital Enfeksiyonlarda: Balmozon’un bakteri, virüs ve mantarları öldürücü özelliğinden dolayı, bölgeye bütün gece kalacak ve tercihen kompres şeklinde uygulanan Balmozon, karnıbahar virüsü(papilloma) da dahil olmak üzere, genital yolla bulaşan pek çok virüse, antibiyotiklere dirençli mantar ve bakterilere karşı etkili olmaktadır.

Siğillerde: Siğil üzerine günde 1 kez 10 gün boyunca uygulanan Balmozon, siğillerde gözle görülür etkilere sahiptir. 

Topuk Çatlakları ve Nasırlarda: Günde 1 kez bölgeye sürülen Balmozon’un iyileştirici etkisinin yanında, nemlendirici ve sıvı kaybını önleyici etkisi de bulunmaktadır. 

Masaj Uygulamalarında: Balmozon, masaj sırasında ekstra rahatlık ve tazelik kazandırır.

**Basın Bültenidir.

Bu her derde deva serumu kazanmak isterseniz halen devam eden İnstagram Çekilişi'mize katılabilirsiniz