Bu yıl da güneş yüzünü hala göstermemekte kararlı. En azından Ankara'da durum bu. Buralarda hava sanki sonbahar gibi. Yine de yaz hazırlıklarına başladık yavaş yavaş. Kullanığımız güneş koruyucuların koruma faktörleri çoktan yükseldi bile.
Eskiden yaz gelsin kumsalda güneşin altında bronzlaşsak diye hayaller kurarken, artık güneşten köşe bucak kaçıp, korunmaya çalışıyoruz. Herkes bütçesine ve cilt yapısına uygun ürünleri yaz-kış kullanmaya özen gösteriyor. D vitamini açısından güneşe ne kadar ihtiyacımız olsa da, cilt kanseri başta olmak üzere güneşin zararlarını da gözardı etmemeliyiz. Özellikle saat 10.00 - 16.00 arası yani güneşin dünyaya dik indiği saatlerde güneşe çıkmamaya özen göstermeliyiz. İşimiz gereği bu saatlerde dışarda olmak zorundaysak eğer, yüksek koruma faktörlü güneş kremimizi sürüp, açık renk kıyafetler giymeliyiz ki güneşin zararını en aza indirebilelim. Ve güneş koruyucumuzu güneşe çıkmadan en az 15 dakika önce cildimize uygulamalıyı unutmayalım.
